4 Aralık 2011 Pazar

Zülfü Livaneli- Serenad



Merhabalar, bu aralar blogumu çok boşladım. Anlatacağım bu kitabı geçen ay okudum. Üç gün içinde bitirmiştim. Halen tadı damağımda desem yeridir. Aslında bu aralar çok kitap okudum ama bir türlü buralara girip yazamıyorum. Yoğunluktan ve yoğun olmadıgım zamanlarda ise dinlenmekten:) sanırım biraz yazma konusunda üşengeçlik yaşamaktayım:)

Kitabın konusu aslında 1940'lı yıllar ile 2000'li yıllar arasında gidip gelmektedir. Roman'ın baş kahramanı olan Maya kitabın başında kendisini Müslüman, Hristiyan ve Yahudi olarak tanımlamaktadır. Bu cümleden direk yazarın hümanist bakış açısını hissetmek mümkün. Kitabın konusu aslında hüzün desek daha doğru olurdu. Bazı yerlerde gözlerim doldu, bazen kitabı kapattım kenara koydum ama sonra tıpış tıpış gidip, şimdi bakalım ne olacak diye okumaya devam ettim. Kitap aslında Maya'dan daha çok Roman'ın diğer kahramı olan 80 küsür yaşında olan Alman Prof. Maximilian Wagner'ın hüzünlü hikayesini anlatıyor. Maya, bu hikayeyi dinleyerek eşlik ediyor ve bu Prof. Wagner yüzünden, dış çevreden hiç hak etmediği iftiralara ve haksızlıklara uğruyor. Kitabın en acıklı yeri ise Wagner'ın karısına bestelediği Serenad adlı eserini Şile'de deniz kenarında soğuk havaya rağmen Ona ithaf ederek çalmasıydı. Wagner'ın böyle bir şey yapmasının nedeni ise, karısının bu sularda ölmesi, Wagner'ın bunu ve karısının yokluğunu unutamaması ve yıllar sonra karısını kaybettiği yere gelerek Onun anısına bu besteyi çalmasıdır. Yahudi olan karısı Nadia'nın II. Dünya Savaşı Dönemi'nde Sturma faciasında ölmüştür. Struma faciasının da ardında kalanları, bilinmeyeleri gün yüzüne çıkaran Livaneli, bu konuda da yakın geçmişimizi ögrenmemizi, ya da unutmak istediklerimizi hatırlamamıza yardımcı oluyor. Kitabın dili, diğer Livaneli kitaplarında olduğu gibi sade ve duru bir anlatıma sahip, Hikaye ile bütünlük sağlayan dil ve anlatım, kitabın hemen bitmesine neden oluyor:) Eleştirebileceğim tek şey ise yazarın fazla detaycı olmasıdır. Kitapta birçok şeyi Onun sayesinde öğreniyorsunuz ama, bazen okurken tarih dersi gibi oldu demekten kendimi alamadığım yerler çok oldu:) Herkese iyi okumalar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder