5 Ekim 2010 Salı

Prenses ve Kurbağa

Çoçukluğumuzda en sevdiğimiz şey sanırım Çizgi Film izlemekti. Eskiden şimdiki gibi Çizgi Film kanalları yoktu. Genellikle sabahın erken saatlerinde olurdu ki biz o zaman okulda olurduk. O yüzden tüm çocukluğum haftasonları sabahın köründe kalkıp, çizgi film izlemekle geçti. Halen çizgi film fanatiğim, bu özelliğimden gurur duyuyorum:) İçimdeki çocuğu öldürmeye de hiç niyetim yok:) Günümüzdeki çizgi filmlerin hepsini izlerim. Sinemaya gelen animasyon olsun, üç boyutlu olsun, koşa koşa gidip izlerim. Sanırım hayal gücümün her daim aktif olması beni mutlu ediyor:) Eğer evdeysem çizgi film izleyeceksem, akşam seyretmeyi daha çok seviyorum. Belki çocukluğumda erken kalkmalarıma inat mı bilmiyorum, daha hoşuma gidiyor. Geçtiğimiz aylarda Prenses ve Kurbağa adlı çizgi filmi izledim. Artık eski gibi çizgi film yapmıyorlar, genelde animasyon tarzında yapıyorlar. Onları da seviyorum ama bu eski model çizgi filmler çocukluğumu hatırlattığından mı bilinmez daha çok seviyorum. İlk başta fragmanını izleyip daha sonra filmini izlediğim bu çizgi filmden çok eğlendim. Fakir bir kız olan Tiana, babasına verdiği sözü tutmak adına gece gündüz demeden çalışmakta ve istediği restorantı açmak için para biriktirmektedir. Yakın arkadaşının davetiyle bir baloya davet edilir. Baloda çörek satıp para kazanırken, bir kaza sonucu sattığı tezgah mahvolur ve arkadaşı onu sakinleştirmek için bir kıyafetini giymesi için ona ödünç verir. Verdiği kıyafet prenses kıyafetidir. Daha sonra Balkonun önünde bir kurbağa görür. Kurbağayı öper ve sonrasında ne mi olur? Onu söylersem sanırım bir anlamda sonunu söylemiş olurum. Güzel Walt Disney harikası, çocukluğumda Aslan Kıral, Pocahantas, Deniz Kızı Marmaid , Güzel ve Çirkin'den ne kadar haz aldıysam, bu çizgi filmden de o kadar haz aldım. Ayrıca çizgi film içinde geçen jaz müzikleri de çok guzeldi. Şimdiden iyi seyirler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder